Tayland’daki en yaygın din elbetteki Budizm. Ülkede yaygın olan Budizm’in Therevada kolu buraya Sri Lanka’dan gelmiş.
Budizm’in diğer kolu olan Mahayana’nın aksine, Theravada’da sadece manastır yaşamını seçmiş insanların nirvana’ya ulaşabileceğine inanılıyor. Bu yüzden de Tayland’da insanların büyük bölümü nirvana’ya ulaşmak yerine şimdiki ve sonraki hayatlarında maddi ve manevi açıdan daha iyi bir konumda olmayı hedefliyorlar. Bunun için de çeşitli yöntemlerle sevap işliyorlar.
Tayland’daki din çeşitliliğinin sonucu olarak Budizm de burada kendine özgü bir hal almış. Bölgedeki eski inanış biçimi olan animizm, Hinduizm ve Konfüçyanizm de Budizm’e eklemlenmiş durumda.
Wat adı verilen Budist tapınaklarının toplumda önemli bir yeri vardır. Bu tapınaklarda insanlar ibadet etmenin yanı sıra gönüllü olarak çalışarak topluma hizmet ederler. Budist tapınaklarına girmeden önce ayakkabıları çıkartmak gerekmektedir. Tapınaklarda şort, kolsuz t-shirt, mini etek gibi kıyafetleri giymekten kaçınmak gerekir. Ayak insan vücudunun en değersiz yeri olarak kabul edildiği için, ayak tabanının Buda heykellerine veya diğer insanlara dönük olmaması gerekmektedir.
Erkek çocukların birkaç ay süresince Budist manastırlarında kalmaları ailelere büyük bir sevap kazandırmaktadır. Kimi çocuklar tüm hayatlarını bir keşiş olarak geçirmeye karar verirler.
Budist keşişler her sabah erken saatlerde ellerindeki taslarla kapı kapı dolaşarak yemek ve bağış toplarlar. Kadınların Budist keşişlere dokunmaları yasaktır.
Keşişler günlerini kutsal metinleri okuyarak, meditaston yaparak, ilahiler söylerek ve temizlik yaparak geçirirler.
Ancak özellikle büyük şehirlerda yaşayan keşişler teknolojiye de uyum sağlamıştır. Son model cep telefonları ve laptoplar kullanan keşişler görmek sıradan bir hale gelmiştir.
Kadınlar da manastır hayatını seçebilir, ancak erkek keşişlerle aynı değerde görülmezler. Sadece tapınakta toplanan bağışları düzenlemek gibi işleri yaparlar.
Tayland’da Budistler hem şimdiki hayatlarında iyi şansa, sağlığa ve paraya sahip olmak, hem de bir sonraki hayatlarında daha iyi bir konumda doğmak için çeşitli yöntemlerle sevap işliyorlar. İngilizcede buna “merit making” deniliyor.
Tapınaklara bağışta bulunmak veya gönüllü olarak çalışmak, erkek çocukların bir süre keşiş olmaları, sabahları keşişlere yemek vermek, meditasyon yapmak, ülkedeki kimi kutsal tapınaklara hac ziyaretinde bulunmak, tapınaklardaki Buda heykellerine nilüfer, tütsü ve mum adamak, keşişlerin Budist ilahileri söylemelerini dinlemek gibi yöntemlerin hem kişiye, hem de ailesine sevap kazandırdığına inanılmakta.
Tayland’da Songkran, Maka Buça, Visana Buça ve Asana Buça gibi çeşitli kutsal Budist bayramları kutlanıyor.
Budizm Sözlüğü
Budizm: MÖ 500 yıllarında Siddharta Gautama Buddha tarafından oluşturulmuş felsefi-etik sistemdir. Bir tanrı konseptine sahip olmadığı için özünde din değildir, bugünki organize din konumuna Buddha’dan sonra gelmiştir. Budizm’de, Hinduizm’deki gibi insanların Samsara adı verilen yok oluş-yeniden doğuş döngüsünde olduklarına inanılır. Kişinin belirlenen metotları tüm yaşamı boyunca uyguladıktan sonra acı çekmekten ve Samsara döngüsünden kurtulması, ölüm ve yeniden doğuş zincirini kırması ve Nirvana’ya ulaşması önem taşır. Nirvana’dan bir önceki aşama olan aydınlanma esnasında kişi nihai gerçekliği kavrar. Nirvana’ya ulaşma aşaması ise ölümden sonra gerçekleşir ve kişi nihai gerçeklikle birleşir. Aydınlanan ve ardından Nirvana’ya ulaşan kişi bu döngüden kurtulmuş olur.
Buda: Budizm’in kurucusu Siddharta Gautama, bir Hint prensi olarak bugünki Nepal sınırları içersinde bulunan Lumbini’de dünyaya gelir. 29 yaşındayken, bir gün sarayının dışına çıktığında sırasıyla yaşlı ve sakat bir adam, hasta bir adam, çürümekte olan bir ceset ve de bir dervişle karşılaşır. Bunlardan yola çıkarak doğum, yaşlılık, hastalık ve ölümün herkes tarafından yaşandığını ve de ölümden sonra kişinin yeniden doğmasıyla bu döngünün sonsuza dek tekrarlandığını, insanlığın ortak özelliğinin acı çekmek olduğunu anlar. Bunun üzerine, saray hayatını geride bırakarak acı çekmeye çare aramak üzere bir arayışa başlar. Buddha arayışı sırasında öncelikle Hindu guruları dinler, fakat aydınlanmak için maddi dünyadan tamamen kendini soyutlama ve çilecilik fikirlerini uygun bulmaz. Bunun yerine her durumda ölçülü bir tavrı benimseyen “Orta Yol” fikrini oluşturur. Bir Bo ağacının altında uzun süre meditasyon yaptıktan sonra aydınlanmaya ulaşır ve Buddha, yani aydınlanmış olan sıfatını alır. Daha sonra inananları ile birlikte çeşitli yerlerde görüşlerini yaydıktan sonra 80 yaşında hayata veda eder ve de Nirvana’ya ulaşır. Ayrıca Hinduizm’de Buddha, Vishnu’nun dokuzuncu kez dünyaya gelişinde aldığı form olarak kabul edilmektedir, fakat bu Brahmin rahiplerinin Budizm’in yayılmasını önlemek için geliştirdikleri bir taktik olarak yorumlanmaktadır.
Budizm’in Prensipleri
Catvari Arya Satyani (Dört Soylu Gerçek): Buddha tarafından dile getirilmiş Budizm’in dört temel prensibi.
1. Dukkha: Tüm var oluş acı çekmektir.
2. Samudaya: Acının nedeni arzular ve tutkulardır.
3. Nirodha: Arzu ve tutkuların kaynaklarının kurutulmasıyla acı sona erdirilebilir.
4. Magga: Arzu ve tutkuların kaynaklarını kurutacak olan, Sekiz Katlı Soylu Yol’un uygulanmasıdır.
Astangika Marga (Sekiz Katlı Soylu Yol): Budizm’in ahlaki kuralları, Dört Soylu Gerçek’in dördüncüsü. Bodhi, yani aydınlanma, Nirvana’dan önceki son aşamadır. Aydınlanmaya, Sekiz Katlı Yol’un uygulanması sonucu ulaşılabilir. Aydınlanan kişi tum tutkularından kurtulur ve de nihai gerçekliği kavrar. Aydınlanmadan sonra kişi ya Nirvana yolunda devam eder, ya da Nirvana’dan gönüllü olarak vazgeçip Bodhisattva olarak kalmayı seçer.
1. Samyag Drishti: Doğru anlamak
2. Samyag Samkalpa: Doğru düşünmek
3. Samyag Vak: Doğru konuşmak (Yalan ve iftiradan kaçınmak)
4. Samyag Karmanta: Doğru davranış (Evlilik dışı ilişkiden ve zalimlikten kaçınmak)
5. Samyag Ajiva: Doğru geçim (Ahlakdışı ve uygunsuz işlerden kaçınmak)
6. Samyag Uyayama: Doğru çaba (Barışçıl ve huzurlu bir ruhsal durum)
7. Samyag Smriti: Doğru hatırlama (Farkındalık)
8. Samyag Samadhi: Doğru yoğunlaşma (Meditasyon)
Budizm’in Kolları
Theravada Budizmi: Budizm’in iki ana kolundan birisi. İnananları tarafından “Yaşlıların Okulu” olarak, Mahayana inananlarınca ise “Küçük Yol” (Hinayana) olarak adlandırılır. Taraftarlarınca Buddha’nın gerçek öğretilerini sürdürdüğü söylenir, daha geleneksel ve ortodoks olan koldur. Mahayana’nın aksine tüm insanlığın değil, sadece manastır yaşamını seçmiş disiplinli az ve öz bir kitlenin aydınlanmaya ulaşabileceği söylenir. Nihai amaç, Buddha tarafından belirtildiği gibi Arhat mertebesine erişebilmektir. Mahayana’da ilahi bir gücün yansıması olarak kabul edilen Buddha, Theravada’da aydınlanmaya en üstün derecede ulaşabilmış normal bir insan olarak kabul edilir. Kamboçya, Laos, Myanmar, Sri Lanka ve Tayland’da yaygındır.
Mahayana Budizmi: Budizm’in iki ana kolundan birisi. İnananlarınca “Büyük Araç” olarak adlandırılır. Therava’daki gibi disiplinli az ve öz bir kitlenin değil, tüm insanlığın kurtuluşu amaçlanır. Bu yüzden de aydınlanmış kişilerin son aşama olan Nirvana’dan vazgeçip, kişisel kurtuluş yerine tüm insanlığa hizmet etmek üzere Bodhisattva mertebesinde kalmayı tercih etmeleri büyük önem taşır. Böylece Bodhisattvalar sıradan insanlara da aydınlanmaya giden yolu gösterebileceklerdir. Theravada’nın aksine, kişinin Nirvana’ya ulaşması değil Bodhisattva olması nihai hedeftir. Buddha ve Bodhisattvalar tanrı mertebesinde kabul edilir ve tapılınırlar. Buddha’ya da Theravada’nın aksine ilahi bir kimlik yüklenir. Çin, Japonya, Kore, Orta Asya, Tayvan, Tibet ve Vietnam’da yaygındır.
Diğer
Chakra : 1. Tekerlek, Budist yasasının ve güneşin amblemi. 2. Yoga’da, her biri değişik bir tanrı ile özdeşleştirilen vücuttaki ruhani güç merkezleri.
Dharma : Hinduizm ve Budizm’in yasalarına verilen ad.
Karma : Samsara döngüsündeki kişinin, öldükten sonra yeniden doğduğunda bir önceki yaşamından daha aşağı mı yoksa daha yukarı bir seviyede mi olacağını belirleyen etki-tepki/sebep-sonuç yasası. Bu belirleme kişinin geçmiş yaşamlarında işlediği günahların ve de sevapların etkisiyle gerçekleşir.
Mandala : Hindu ve Budist sanatında kainâtı temsil eden dairesel figürler, meditasyon objesi olarak da kullanılırlar.
Mantra : Meditasyon sırasında yoğunlaşmak amacı ile sürekli tekrar edilen kutsal söz, ilahi veya ses. En ünlü mantra Om’dur.
Meditasyon : Farkındalığa ulaşmak için uygulanan konsantrasyon ve yoğunlaşma tekniği, beyni disipline etme sanatı.
Om : Hinduizm’de mutlak güç Brahman ile bütünleşmeyi temsil eden söz ve sembol. Hindu ve Budist duaları ve ilahilerine başlamadan önce söylenir.
Maitreya : Gelecekte dünyaya geleceğine ve de Budizm’i kökten değiştireceğine inanılan Buddha. Maitreya’nın, şu anda Tushita Cennetinde yeniden doğmayı beklemekte olan bir Bodhisattva olduğuna inanılmaktadır. Budizm’in bütün kollarınca kabul edilmektedir ve de saygı duyulmaktadır. Genelde şişman, koca göbekli, gülümseyen veya kahkaha atan bir figür olarak betimlenir.
Pagoda : Genelde kule olarak veya büyük bir çana benzeyen şekilde inşa edilen tapınak.
Sangha : Budist keşişler topluluğu.
Stupa : Genelde Buddha’nın kalıntıları gibi kutsal emanetleri saklamak için inşa edilen ve yaygın olarak kubbe biçiminde olan dini yapı.
Triratna : Buddha, Dharma ve Sangha’dan oluşan Budizm’in üç temel ibadet öğesi.
Vipassana : İçe dönük meditasyon, bir meditasyon tekniği.
Wat : Tapınak-manastır.