Tayland kültürü Hindistan, Çin, Kamboçya, Laos, Burma ve diğer Güneydoğu Asya ülkeleri kültürlerinden yoğun bir biçimde etkilenmiştir.
Ülkede baskın din olan Budizm’in, eski inanış biçimi olan animizmin, Hinduizm’im ve de Konfüçyanizm’in Tayland kültürünün her alanında önemli etkileri vardır.
Aileye saygı ve bağlılık Tayland’da son derece önemlidir. Çocuklar ailelerine destek olmakla yükümlüdürler.
Budizm’in doğasından dolayı başkalarına karşı hoşgörülü olmak ve öfkelenmemek de büyük önem taşımaktadır.
Theravada Budizminin kültür üzerinde yoğun bir etkisi vardır. Erkek çoçukların birkaç ay süresince Budist manastırlarında kalmaları beklenmektedir. Budist keşişler her sabah erken saatlerde ellerindeki taslarla kapı kapı dolaşarak yemek ve bağış toplarlar. Kadınların Budist keşişlere dokunmaları yasaktır.
Wat adı verilen Budist tapınaklarının toplumda önemli bir yeri vardır. Bu tapınaklarda insanlar ibadet etmenin yanı sıra gönüllü olarak çalışarak topluma hizmet ederler. Budist tapınaklarına girmeden önce ayakkabıları çıkartmak gerekmektedir. Tapınaklarda şort, kolsuz t-shirt, mini etek gibi kıyafetleri giymekten kaçınmak gerekir.
Ayak insan vücudunun en değersiz yeri olarak kabul edildiği için, ayak tabanının Buda heykellerine veya diğer insanlara dönük olmaması gerekmektedir. Baş insan vücudunun en kutsal noktası olarak kabul edilir, bu yüzden çocukların başını okşamak hoş karşılanmaz.
Tayland’da Budistler hem şimdiki hayatlarında iyi şansa, sağlığa ve paraya sahip olmak, hem de bir sonraki hayatlarında daha iyi bir konumda doğmak için çeşitli yöntemlerle sevap işlerler.
Tapınaklara bağışta bulunmak veya gönüllü olarak çalışmak, erkek çocukların bir süre keşiş olmaları, sabahları keşişlere yemek vermek, meditasyon yapmak, ülkedeki kimi kutsal tapınaklara hac ziyaretinde bulunmak, tapınaklardaki Buda heykellerine nilüfer, tütsü ve mum adamak, keşişlerin Budist ilahileri söylemelerini dinlemek gibi yöntemlerin hem kişiye, hem de ailesine sevap kazandırdığına inanılmaktadır.
Tayland’da insanlar birbirlerini selamlarken veya dua ederken avuç içlerini birleştirir ve başlarını öne eğerler. Wai adı verilen bu selamlama biçimi Hindistan kökenlidir.
Güneydoğu Asya’daki erken dönem inanış biçimi olan animizmin halen büyük etkisi vardır. Bu inanışa göre her türlü her nesne bir ruhi varlık veya ruh tarafından yönetilir. Hemen her Tayland evinin önünde bulunan ve ruh evi olarak bilinen kuş kulübesi benzeri yapılar, evin inşa edildiği arazide yaşadıklarına inanılan ruhlar için tahsis edilirler. Ruhları mutlu kılmak için bu yapılara düzenli olarak adaklar adanır.
Ayrıca yaşlı ağaçlarda da çok güçlü ruhlar yaşadığına inanılır ve bu ağaçlara renkli bezler sarılır. Tayland’da hayaletlere de inanılmakratır ve iyi ya da kötü huylu yüzlerce hayalet çeşidi vardır.
Güneydoğu Asya’da uzun süre baskın din olmuş Hinduizm’in de kültür üzerinde etkisi vardır. Ganeşa gibi kimi Hindu tanrıları Tay toplumunda oldukça büyük saygı görürler. Ülkenin milli sembolu ise tanrı Vişnu’nun bineği olan Garuda’dır.
Ünlü Hindu destanı Ramaya’nın Tak kültüründe son derece önemli bir rolü vardır. Bu destanın Tay versiyonu olan Ramakien ise Bangkok’un en önemli tapınağı olan Wat Phra Kaew başta olmak üzere pek çok dini yapının ana motifi durumundadır.
Şimdi Tayland kralının da dahil olduğu Çakri hanedanı mensupları kendilerini destanın baş karakteri olan ve tanrı Vişnu’nun 7. enkarnasyonu kabul edilen Rama ile ilişkilkendiriyorlar. Bu yüzden de Tayland kralları Rama ismini alıyor. Günümüzdeki kral 9. Rama olarak isimlendiriliyor.
Muskalar animist dönemden kalma diğer bir gelenek. İyi şanstan kurşunlardan korunmaya dek birçok beklenti için muskalar kullanılıyor. Piyasada yaklaşık 15 tane muska dergisinin olması, muskaların Taylar için ne kadar önemli olduğunun bir göstergesi.
Özellikle Bangkok’taki Wat Mahathat tapınağının duvarları dışındaki Phra Chan caddesinde kurulan açıkhava pazarında bu kültürü en iyi şekilde gözlemlemek mümkün. Burada yüzlerce insan büyüteçlerle tezgahlarındaki muskaları inceliyorlar ve de ne kadar değerli olduklarını anlamaya çalışıyorlar.
Tayland kralları bölgedeki eski tanrı-kral geleneğinin de etkisiyle son derece fazla saygı görmektedirler. Krala hakaret etmek veya eleştirmek yasaktır. Bu kurala uymayan Taylar veya yabancılar lese-majesty yasası sebebiyle hapis cezasına çarptırılabilirler.
Ülkeyi batı standartlarına getiren kral Chulalongkorn’un ise Tayland kültüründe özel bir yeri vardır. Chulalongkorn neredeyse bir tanrı kabul edilir ve heykellerine adaklar adanır.
Tayland’da LGBT bireylere karşı da büyük bir hoşgörü gösterilmektedir. Kathoey adı verilen transseksüel ve travestiler dışlanmadan her türlü işte çalışabilmektedirler. Ayrıca kathoey kabareleri ve güzellik yarışmaları da son derece meşhurdur.
Asıl adı Muay Thai olan Tayland boksu da dünyaca ünlüdür ve Tayland’daki en popüler spor dallarından biridir.
Tayland kültüründe başkalarına karşı tolerans göstermek ve çatışmadan kaçınmak son derece önemlidir. İnsanları eleştirmek, azarlamak, kavga etmek son derece ayıp sayılmaktadır.
Tayland’da hemen herkesin isimlerinin yanı sıra bir lakabı vardır. Bu lakaplar genelde ebeveynlerin sevdiği şeylere veya kişinin fiziksel özelliklerine göre belirlenir. Mesela ebeveynler bira içmeyi seviyorlarsa çocuğun lakabı bira olabilir. Veya kişi şişmansa domuzcuk gibi bir lakabı olabilir.
Tayland kültüründe anne, baba ve diğer aile büyüklerine saygının büyük önemi vardır. Çocuklar ailelerine destek olmakla yükümlüdürler. Tayland’daki seks turizminin en önemli sebeplerinden biri de, özellikle Isan gibi fakir kırsal kesimlerde yaşayan kadınların ve kathoeylerin ailelerine destek olmak için fuhuş sektörüne dahil olmalarıdır.
Tayland’da ikili bir hiyerarşi sistemi vardır. Buna göre gençler yaşlılara, fakirler zenginlere, öğrenciler öğretmenenlere vb kesinlikle saygı göstermek zorundadırlar.
Sanuk adı verilen kavram Tayland kültüründe önemli bir yer tutmaktadır. Buna göre çalışılan işi mutlaka eğlenceli bir hale getirmek gerekmektedir. Aksi takdirde iş sıkıcı ve tekdüze olacaktır.
Batılı devletlerin Hindiçin’de tek kolonileştiremedikleri ülke Tayland olmuştur ve bu Tay halkı için büyük bir gurur kaynağıdır. Batılılar farang olarak adlandırılmaktadırlar.
Tavsiyeler
– Budist tapınaklarına girerken ayakkabılarınızı çıkartmak gerekiyor, bu yüzden yerlilerin de yoğun olarak kullandığı parmak arası terliklerden kullanmakta pratiklik açısından büyük fayda var.
– Budist tapınaklarını ziyaret ederken şort ve kolsuz tişört giymekten kaçının.
– Ekmek gibi yiyecekleri sağ elinizle yemeye alışın, Asya’da sol el genelde tuvalet temizliğinde kullanıldığı için bu elle yiyecek tutulması hoş karşılanmıyor.
– Eşiniz veya sevgilinizle beraber geziyorsanız halk içinde öpüşmek gibi davranışlardan kaçının.
– Bir eve yemeğe davet edildiğiniz zaman Türkiye’ye ait kartpostallar, yemek sofrası için meyve gibi ufak tefek hediyeler götürmeye çalışın.
– Resmini çekmek istediğiniz insanlardan izin isteyin. Bazıları izin vermese bile moralinizi bozup sormaktan vazgeçmeyin, en önemli görsel anılar insan resimleri olacaktır.